11 Ocak 2010 Pazartesi

cep telefon dinleme

Gümrüklere telefon dinleme yetkisi veriliyor
Gümrük Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun Tasarısı Taslağı'nda kaçakçılıkla mücadelede daha etkin olunabilmesi amacıyla Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğüne iletişimi tespit etme, dinleme ve bunları kayıt etme yetkisi öngörülüyor.

Gümrük Müsteşarlığının yeniden yapılandırılması, kurum içinde görev ve yetkilerin netleştirilmesi amacıyla hazırlanan “Gümrük Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun Tasarısı Taslağı”, geçen ay Bakanlar Kurulu toplantısında görüşülerek imzaya açıldı. Taslak ile gümrük idaresinde kurumsallaşmak, etkililik, verimlilik ve işlemlerin hızlandırılması hedefleniyor.

Buna göre, gümrük muhafaza başmüdürlüklerinin sayısı 18'den 14'e indirilecek ve bunlar bölge müdürlüğü şeklinde yeniden düzenlenecek. Taslakta gümrük teşkilatına 5 bin personel alınması öngörülüyor. Buna göre bu yıl 2 bin 500, gelecek yıl 2 bin 500 olmak üzere toplam 5 bin kişilik kadro açılacak. Bürokratik işlemlerin hızlandırılması amacıyla merkez yapılanması içerisinde şube müdürlüğü ve şeflikler kaldırılacak.

Kaçakçılıkla mücadelede daha etkin olunabilmesi amacıyla Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğüne Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre iletişimi tespit etme, dinleme ve bunları kayıt etme yetkisi öngörülüyor. Gümrük Muhafaza ekipleri, teknik araçlarla izleme yapabilecek ve gerektiğinde yetkili kurumlarla bu konuda işbirliğine gidebilecek.

Gümrük Muhafaza teşkilatında görevli adli kolluk personeli, göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, parada sahtecilik, rüşvet, silah kaçakçılığı, zimmet suçu, Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezası gerektiren suçlar ile Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununda tanımlanan suçlara ilişkin dinleme yapabilecek.

AMAÇ, KAÇAKÇILIKLA ETKİN MÜCADELE

Gümrük Müsteşarı Maksut Mete, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1 Haziran 2005 tarihinden itibaren suçları kovuşturmak, suçluları ve kanıtlarını saptayıp yargıya sunmak üzere Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 164. maddesi ile Gümrük Muhafaza teşkilatının, Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlığı ile birlikte adli kolluk gücü olarak tespit edilen dört kuruluştan biri olduğunu anımsattı.

Bu şekilde Ceza Muhakemesi Kanununun, muhafaza teşkilatındaki memurlara adli kolluk yetkisi verdiğine işaret eden Mete, yasayla muhafaza ekiplerine dinleme yetkisi verilmesindeki amaçlarının da kaçakçılıkla daha etkin mücadele etmek olduğunu söyledi.

Gümrük Muhafaza Teşkilatı içinde “Kaçakçılık ve İstihbarat Birimi” kuracaklarını anlatan Mete, bu birimde görevlendirilecek memurların dinleme yetkisini kullanacaklarını kaydetti.

Dinleme işleminin savcılıkların kontrolü altında yapılacağını ifade eden Mete, söz konusu yasa çıktığında, buna yönelik teknik cihazların en kısa sürede alınacağını belirtti.


Göçmen kaçakçılığı çetesi çökertildi
ANTALYA'da, sahte belgelerle Irak, Afganistan ve Suriye vatandaşlarını 10 ile 20 bin Euro arasında değişen fiyatlarla yurtdışına gönderen 8 kişilik çete, polisin operasyonuyla çökertildi.

Antalya Emniyeti Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı Mali Büro Amirliği ekipleri, 3 ay süren çalışmanın ardından bugün sabah saatlerinde Antalya, İstanbul ve Malatya'da ‘Rüya’ kod adı verilen eş zamanlı operasyon düzenledi. ‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak’, ‘örgüt faaliyetleri çerçevesinde göçmen kaçakçılığı yapmak’ ve ‘resmi belgede sahtecilik’ suçlarına karışan 8 kişi, gözaltına alındı. Liderliğini Salih A.'nın yaptığı, Zeki Ö., Abdülaziz Ç., Medeni Ç., Bayram A., Emin A., Kaya K. ve Özcan O.'dan oluşan şebekenin sorgusu sürüyor.

Sahte pasaport, ehliyet ve kimlikle Irak, Afganistan ve Suriye vatandaşlarını yurtdışına gönderme karşılığında 10 ile 20 bin Euro arasında değişen rakamlarda para alan şebekenin yurtdışına göndermek istediği 39 kişinin son 3 aylık teknik takip sırasında havalimanında yakalanarak engellendiği kaydedildi.

Örgüt elemanlarının kendi aralarında telefon konuşmalarını Kürtçe olarak yapması nedeniyle Emniyet Müdürlüğü Teknik İzleme ve Dinleme Bürosu'na Kürtçe bilen polis memuru atandığı öğrenildi.



Savcılardan dinlemenin kitabı
Türkiye’nin son yıllardaki en önemli tartışmalarından olan “telekulak” kitap haline getirildi. Cumhuriyet Savcısı Mehmet Tamöz ve Hüseyin Kocabey’in hazırladığı kitapta, telefon dinlemeleri, gizli soruşturmacı atama ve teknik araçlarla izleme konuları hakkında örneklerle bilgi veriliyor.

Aralarında, ”Mavi Hat”, “Vatanseverler”, “Deniz Feneri”, “Şarampol”, “Simsar” gibi soruşturmaların bulunduğu birçok önemli operasyona imza atan, son olarak “Kurban” operasyonunu yürüten savcı Tamöz ve Kocabey, hazırladıkları kitapta TCK’da yer alan telefon dinlemelerine ilişkin düzenlemeler hakkında bilgi veriyor. Beş bin adet basılan kitabın 4 binini hakim, savcı ve kolluk kuvvetine bedava dağıtan savcılar, kitabın tüm gelirlerinin karşılanması için bin adedini ise satışa sundular.

Özgürlüğe saygılıyız

Savcılar, dinlemelerin yasal süreci hakkında örneklerle bilgiler verdikleri kitapta, teknik araçlarla izleme, gizli soruşturmacı görevlendirilmesi gibi konulara da değindi. Kitabın önsözünde, Avrupa ülkelerinin uygulamalarıyla karşılaştırıldığında, Türk Hukuku’ndaki dinleme düzenlemesinin kişilerin temel hak ve özgürlüklerine, haberleşme hürriyetlerine daha saygılı olduğu belirtiliyor.

Kararlar anlatılıyor

320 sayfalık kitabın büyük bir bölümünde dinleme ve teknik araçla takip kararlarının alınması detaylandırılıyor. Kitapta, kuvvetli şüphe oluştuğu ve soruşturmaya konu suç unsurunun CMK’nın 135’inci maddesinde belirtilen katalog suçlar arasında yer aldığı durumda dinleme ya da teknik araçla takip istenebileceği defalarca tekrar ediliyor.

Kuvvetli şüphe şart

Kitapta, mahkemeden dinleme talebinin istenmesi için, soruşturma veya mahkeme esas numarası, suça ilişkin kuvvetli şüphenin neler olduğu, tedbir istenen kişinin kimliği, iletişimin aracının türü, telefon numarası veya iletişim bağlantısının tespitine imkan veren kod, tedbirin türü, kapsamı ve süresi gerektiğine dikkat çekiliyor.

7 kez yazışma yapılıyor

Ankada Adliyesi’nde alınan bazı dinleme kararlarının da yer aldığı kitapta ayrıca, dinleme ve teknik araçla izleme yapılabilmesi için, adliye, kolluk kuvveti ve Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı arasında 7 kez yazışma yapılması gerektiğine dikkat çekiliyor.

Kitapta yer alan diğer bilgiler şöyle;

Önleme amaçlı dinleme, adli amaçlı dinleme kayda alma ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi, gizli soruşturmacı görevlendirmeye ilişkin koşullar, görevlendirilecek kişilerin niteliği, teknik araçlarla izlemeye ilişkin koşullar ve uyulması gereken kurallar, iletişimin dinlenmesi sonucu elde edilen bilgilerin delil olma niteliği, şüphelinin veya sanığın tanıklıktan çekinebilecek kişilerle arasındaki iletişimin dinlenmesi, tesadüfen elde edilen deliller, hakkında iletişimin dinlenmesi tedbiri uygulanan şüpheli veya sanığın kullandığı iletişim araçlarını geçici olarak bir başka şahsa vermesi hali, ses kayıt çözüm tutanaklarının düzenlenmesi ve veri taşıyıcısına kopyalanması, ses kayıt çözüm tutanaklarının oluşturulmasında dikkat edilecek hususlar, iletişim denetlenmesi sonucu elde edilen verilerin imhası, ses kayıtlarının, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı sistemleri üzerinden alınan kayıt olduğu ve bu kayıtlar üzerinde oynama, silme, değiştirme yapılıp, yapılmadığının kontrol edilmesi ve denetlenmesi işlemi, müşteki ve mağdurun iletişiminin denetlenmesi.

Bakan Yıldırım: Güvenli telefon yok, casus yazılım önlenemez
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, telekulakla ilgili ceza düzenlemesinin yanı sıra “böcek” olarak adlandırılan yasa dışı dinleme cihazlarının satışı ve kullanımını denetlemek amacıyla çalışma başlattıklarını açıkladı.

“Güvenli telefon yok” diyen Yıldırım, casus yazılımları engellemenin mümkün görünmediğini vurguladı. Meclis’teki bütçe görüşmeleri sırasında gazetecilere telekulakla ilgili çalışmaları anlatan Yıldırım
şunları söyledi:
Savcı mağdura soracak
“Yasa dışı dinlemenin üç boyutu var. Birincisi cezai yaptırım. İkincisi yasa dışı dinlemelerin delil sayılmaması. Bu ikisi de şu anda zaten var olan uygulamalar. Diğer ayağı ise dinleme cihazları ve yazılımlarla ilgili. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na talimat verdik, bu konuda bir çalışma yapıyor. Yasa dışı dinlemeyi sağlayan cihazların aletlerin giriş çıkışına denetim mi olur, bunların kullanımıyla ilgili ceza mı olur, nasıl tedbirler önerecekler henüz bilmiyorum. Bunu sipariş eden dinleme cihazı olarak beyan etmiyor, mesela ‘Mikrofon’ diyor.
Her yerde dinlenebiliriz
Yazılımları denetlemek daha zor. Güvenli telefon yok. Şu anda hepimiz dinleniyor olabiliriz. (CHP’nin 11 serseri mobil dinleme aracı var iddiası) Bu tevatür, bunlar doğru değil. Ama ortam dinlemesiyle her an dinleniyor olmamız mümkün. Bu olaylar ceza konusunun da ötesinde. İğrenç bir
şey. Ceza yaptırımları, kanunlar bir yere kadar tedbir getirir ama yüzde
100 korumaz.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder