Hırsızlık, yazılı kanunlar ya da toplumsal meşruiyet düzeyinde mülkiyeti kendine ait olmayan bir taşınır malı, izinsizce alıkoyma, kullanma, nesneden menfaat temin etme işidir. Ekonomik değeri olan her türlü enerji de, taşınır mal sayılır ve hırsızlığa konu olabilir.
Günlük konuşma dilinde dolandırıcılık ile aynı anlamda kullanılsa da, dolandırıcılık ve hırsızlık ceza kanunlarında ayrı ayrı düzenlenmiş suçlardır. Aralarındaki en önemli fark, hırsızlıkta mal malikinin elinden rızası olmaksızın çıkarken, dolandırıcılıkta malın malikinin elinden rızasıyla çıkmış olmasıdır.
Dünyanın en eski eylemlerinden biri sayılabilecek hırsızlık, destan, masal, fıkra, roman, fabl, film gibi yazılı, sözlü yahut görsel anlatı kahramanlarının mesleklerinden biri olagelmiştir.
Hırsızlık
Hırsızlık, yazılı kanunlar ya da toplumsal meşruiyet düzeyinde mülkiyeti kendine ait olmayan bir nesneyi, izinsizce alıkoyma, kullanma, nesneden menfaat temin etme işidir.
Ayrıca ekonomik değeri olan her türlü enerji de, taşınır mal sayılır ve hırsızlığa konu olabilir
Dünyanın en eski mesleklerinden biri sayılabilecek hırsızlık, destan, masal, fıkra, roman, fabl , film gibi yazılı, sözlü yahut görsel anlatı kahramanlarının mesleklerinden biri olagelmiştir.
Birçoklarınca dolandırıcılık ile aynı anlamda kullanılsa da, hırsızlık hem meydana geliş biçimi hem de etkileri ile bu ikincisinden ayrı tutulmalıdır.
Hekimin müdahalesi genellikle tuhaf ya da olağandışı bir özellik gösteren hırsızlık vakalarıyla sınırlı olmalıdır; örneğin, çocukların suça âlet edildiği veya belli biçimlere bürünen (örneğin, dükkan hırsızlığı kadın reyonlarından giyim eşyaları çalma), ya da tekrar tekrar belli bir eşyayı çalma vakaları. Saldırganlık, hırs. kıskançlık ve kötü niyet, hırsızlıkta sık rastlanan emosyonel temellerdir. Çocuklarda ise bir ilgi çekme yolunu yansıtabilir. Sayısız hırsızlık biçimleri göz önünde tutulduğunda, psikiyatriden ziyade, insan yapısıyla ilgili bir bilgi gereklidir; bunların çoğunluğunda motivasyon yalnızca kolay yoldan para sahibi olmaktır.
bir hastalık olarak ta ortaya çıkabilen çalma faaliyetidir.bu hastalığın tıptaki adı kleptomanidir. Kleptomani
Kleptomani, gerçekte gerek duyulmayan maddeleri çalma dürtüsüdür. Keptoman bu işi o kadar açık seçik bir biçimde yapar ki, tedaviye gereksinim duyduğu bir psikolojik rahatsızlığı olduğu hemen anlaşılır. Kleptomani, kompülsif, yani önüne geçilemez bir isteğin, yineleyen bir biçimde ortaya çıkmasıdır. Kleptomani bilinen anlamda hırsızlık değildir; çalınan nesneler çoğunlukla değersiz şeylerdir ve çalan kişi bunu ihtiyacı olduğundan yapmamaktadır.
Öte yandan, hırsızlık yapan kişi, genellikle, çaldıklarını tutmaya çalışmaz. Kleptomanide, anlamdaki hırsızlıktan farklı olarak bir tür çalma dürtüsü söz konusudur. Hırsızlık, bir tür kompülsiyondur (karşı konulmaz biçimde bir edimi yapma) ve öteki kompülsiyonlar gibi yalnız bir kereye özgü değildir, sürekli yinelenir.
İhtiyacı olmadığı halde hastalık şeklinde görülen çalma dürtüsüne kleptomani, bu gibi kimselere de kleptoman denir Bu şekilde hırsızlık yapanlar genellikle orta yaşlı veya yaşlı kadınlardır ve çaldıkları şeyler aslında satın alabilecekleri önemsiz eşyalardır. Kleptomanları büyük mağazalarda tek başlarına veya çeteler halinde çalışarak mal çalan adı hırsızlardan ayırmak gereklidir Bu hırsızların ancak birkaçı tedavi için psıkıyatrıste başvururlar Kleptomanı tam bir hastalık değildir, çeşitli depresyonlarda ve semi demansta görülür Bilinçaltının çözümlenmesinde hırsızlık dürtüsünün , mutsuzluğun bir belirtisi olduğu ve çok kere amacın eşinin toplumsal durumunu sarsmaya yönelik bulunduğu görülmüştür.
hirsizlik sadece nesnel degildir, du$unsel anlamda da hirsizlik yapilabilir.
fikirlerin, du$uncelerin ve degerlerin calinmasi arti bir cok alanda kullanilmasi da hirsizliktir. çalmak
kasa
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder