21 Mayıs 2009 Perşembe

diyorum ki biraz cesaret

Akşam Vakti GO-KART Keyfi!
sabahı aksiliklerle başlayan bir günün akşamında hiçde beklemediğim kadar çok eğlendim. çalışma arkadaşlarımdan semih'in gazıyla akşam üstü ekipcek go-kart a gitmeye karar verdik :p

go-kart a gitmeden önce yaklaşık 2 hafta önce ekibimizden ayrılıp kendi şirketini kuran(fikr-i medya) Ömer Uysal arkadaşımızın ziyaretine gittik. ofisini görelim hemde bir hayırlı olsun diyelim niyetiyle gittiğimiz fikr-i medya da güzel bir sohbetin ardından go-kart ın yolunu tuttuk.

Merve nin eve yetişme telaşesi sebebiyle yolda bazı trafik kurallarını görmezden geldik. (umarım mobese kameraları bunu tespit etmemiştir :p )

Nihayetinde go-kart alanına giriş yaptık. ordaki elemanla ufak bir muhabbetin ardından herkes kullanacağı arabasını seçti ve içine yerleşti. aletler çalıştırıldı ve ısınması beklendi. sonra o malum geri sayım başladı. 3 2 1 başlaa...

yarışmaya hızlı başlıyan semih arabayı sık sık ters döndürünce gerilerden gelmek zorunda kaldı. yarışmada favori gördüğüm hüseyin beklediğim hızı gösteremedi. Talihsiz faruk da kullandığı arabanın kötü çıkması sebebiyle Merve hariç diğer arkadaşlardan tur yemek zorunda kaldı. Merve yi hiç sormayın o sahanın kenarındaki tekerleri saymakla meşkuldü :p ve ben ilk defa yarıştığım go-kart da hepsine tur attım :K meğer ne kadarda elim yatkınmış böyle arabaları sürmeye :D nerdeyse herkesin sonuncu olacak gözüyle baktığı ben hepsine tur atmıştım. ee ne demişler "ummadık taş baş yarar" :p kimin hangi konuda yetenekli olduğunu sadece onu o alanda izleyerek görebilirsiniz..

ne süper bişeymiş böyle araba yarışında bulunmak. o heyecanı tatmak, birincilik duygusunu yaşamak :k

hakkaten hayatında bir kezde olsa bu zevk tadılmalı diyorum. bi akşam 4-5 arkadaşınızı toplayıp bu heyecanı hep birlikte yaşamanız şiddetle tavsiye edilir..

Not: Go-Kart da arabanızı iyi seçin. =) [...]
Biraz Cesaret Konya'm
sabah tramvayla işe gidiyordum. elimde fotoğrafçılıkla ilgili bir kitap var onu okuyorum. otogar durağından muhtemelen konya dışından gelen kendini bilmez hangi canlı türüne mensup olduklarını kestiremediğim bi kaç yaratık tramvaya bindiklerinden beri sanki bir amaca hizmet eder gibi tramvaydaki insanları rahatsız edici tavırlar sergilediler. ne mi yaptılar: çok sesli konuştular, ağızlarından çıkan kelimelerin çoğu küfürdü..

ne yazık ki tramvaydaki vatandaşlardan hiçbir kimse ses çıkarmadı bunlara karşı.. herkes kendi önüne bakıyor etrafda olan biteni duymazdan geliyordu. ta ki o canavarlardan birisi cam kenarında oturan bir vatandaşa gayet lakayıt bir şekilde "camları kapat yaa üşüdük" diyene kadar. vatandaş "çokmu üşüdün, sesini kes" dedi ve camı kapatmadı.. çünkü o kendini bilmezler üşüdüğünden değil tramvayda huzursuzluk ortamı oluşturmak istiyorlardı... ama olmadı.

ne yazık ki tramvayda bulunan diğer vatandaşlar bu kendini bilmezlere karşı birlik içerisinde tepkisini ortaya koymaktan çekindi. Neden ? neden hep bir ağızdan "kardeşim sessiz olurmusunuz burası çocuk parkı değil sizde çocuk değilsiniz" demedi?

onuda geçtim lakayıt bir şekilde muhtemelen kendisinden büyük birine "camı kapat" diyen birine karşı neden kimse camı kapat denen kişiye destek olmadı arkasında durmadı? neden herkes tarafsız takındı? haklının yanında olmadı?

Neyseki yurdumun polisi geldi duruma müdahil oldu ve biraz gözlemden sonra spastik özürlü canavarları uyardı. yine bir sürtüşme yaşandı. nedense o tarafsız takılan tramvaydaki vatandaşlar bir anda polisin arkasındayız imajı verdi! herkes tramvayın en arkasında yaşanan bu olaya karşı huzursuzluk ortamı oluşturmaya çalışan spastik özürlü canavarlara dik dik bakmaya başladı!.. ve olay büyümeden kapandı.

diyorum ki biraz cesaret Konya'm. seni rahatsız eden provakatif eylemlere karşı polisin gelmesini bekleme! birlik ol! duyarlı ol! buranın yeri geldiğinde polisi, yeri geldiğinde askeri, yeri geldiğinde demokratı olmasını bil! kendine "lider" arama! buranın lideri sensin ey Konya'm! [...]
Rahmet Ormanlarında Piknik Keyfi - Bugün Ne Yaptım
sabah 10 gibi kalktım.
kahvaltı hazırlanıncaya kadar kitap okudum.
kahvaltımı yaptım.
bilgisayarımın başına geçtim.
internette olup bitenlere göz attım. bloglara felan baktım.
generals(bi tür strateji oyunu) oynadım. bi yendim bi yenildim, çok eğlenceliydi :)

ikindine doğru ablamın fikri olan Rahmet Ormanlarına gittim. piknik yaptık. arabayla piknik alanına çıkarken engebeli yollardan geçmek zorunda kaldık. sağolsun belediye kaç senedir Rahmet Ormanlarına hizmet götürmüyor. yollar oldukça kötü. nedendir bilinmez belediye konya'yı tam cepheden kuş bakışı gören bu tepeyi yok sayar, görmezden gelir.. onu kaderiyle baş başa bırakır... buna rağmen haftasonları oldukça kalabalık olur Rahmet Ormanları..

bir haftasonumda böyle geçti bakalım :) [...]
Hayatı "Net" Görmek Gibisi Yok!
sabah sabah gözlükcüme gittim bugün. yamulan gözlüğü tamir etmelerini istedim. tamam dediler 15 dakikaya kadar tamir edebileceklerini söylediler. bekledim ve aldım sağlam gözlüğümü. hayatı net görmeyeli 2 hafta olmuştu :). artık uzak yakın farketmiyor ikiyi dört görmüyorum :p.

gerçekten insan bazen kaybetmeden anlamıyor. gözlerimin kıymetini bugün daha iyi anladım. hayatı bulanık görmek ne kadar iğrenç bişey. özellikle miyoplar beni daha iyi anlıyor olmalılar. beş metre ilerimi görüyorum ama bulanık sanki photoshopda üzerine blur efekti uygulanmış gibi etrafım :) neyseki artık gözlüğüm var ve etraf oldukça net. yaşasın! ızıcık param olsun çizdirecem gözlerimi(lazer tedavi :p) [...]
Blog Ödülleri ve Öz Eleştiri
bildiğiniz gibi BÖ!2009 da oylama sürecinin tamamlanmasına 10 gün kaldı. bugüne kadar nerdeyse bütün yarışmacı blog yazarları "oyunuzu bana verin" gibisinden kendi okurlarının oylarını kazanmak istediler. bunuda bloglarında süslenmiş yazılarla dile getirdiler.. iyide yaptılar. ee yarışmaya katılmak kolay, önemli olan kazanmak.. yoksa yarışmışsın kimin umrunda ki birşeyleri kazanamadıktan sonra.. öyleki kazananlar anılacak sonuçta.. bende "yarışmacı ya kazanır ya kazanamaz ama yarışmacı olmayan asla kazanamaz" felsefesine inandığım için bu yarışmaya katılma kararı almıştım.. yoksa öle en iyisi benim, benden iyisi yok gibi ukala bir iddaam yoktur.. elbette kazanmak isterim.. fakat kazanmak marketten ekmek almak kadar kolay değil. öyleki böyle bir oylama sürecinde bu dahada zor bence.. oy vermek isteyen vatandaş önce üye olmak zorunda. daha sonra blogun hangi kategoride olduğunu bilmek zorunda.. sonrada onlarca blog arasından oy vermek istediği bloğu bulup oy ver demesi gerek.. zaman zaman çıkan sunucu sorunlarıda cabası :)

2008 blog ödüllerinde yarışan yarışmacılar aslında yeni yarışmacılara karşı bir adım önde başladılar. niye? çünki geçen sene bir çok arkadaşını sisteme üye etmişlerdi bu sene o arkadaşlarına sadece "oy verirmisin" demek kalıyordu :) sonra 2008 de okurlarına tanıtmışlardı bu yarışmanın varlığını ve çalışma sistemini.. çünkü oy toplamaları gerekiyordu. bunun içinde okurlarını en iyi şekilde bilinçlendirmişlerdi.. bunların olması gerekiyordu zaten.. burada bir sorun yok.. yanlız acizane benim düşüncem: bir önceki sene yarışmaya katılan yarışmacıların bir sonraki sene yarışmaya dahil edilmemesi gerektiği. böylece yeni popüler bloglar göz önüne çıkacak ve blog dünyası yeni favoriler edinecekti.

bir diğer konuda oylama sistemi: oylama sisteminin neden üye kasıtlı yapıldığını çözebilmiş değilim. herkesin katılımına açık yanlız öncelikli üye olunması gerekiyor. buda oy vermek isteyenleri caydırıcı bir yöntem olarak karşımıza çıkıyor. kimse gereksiz yere bir yerlere üye olmak istemez. "vereceğim bir oy ne kadar çok şey istiyor" diyenler mutlaka olacaktır. her ne kadar üyelik sistemi eposta ve şifreden oluşsada üye olmalısın dendiği zaman bu insanlarda antipati uyandırabiliyor. ve "başlamadan kaybetme" dediğimiz olayın canlı şahitleri olabiliyoruz..

blogödülleri ekibininde affına sığınarak yaptığım bu öz eleştiriyi umarım kimse yanlış anlamaz.

şimdi gel gelelim blogödüllerindeki yerimize :)

olurda bana oy vermek isterseniz yapacaklarınız şunlardan ibaret:

1 - blogodulleri.com a üye değilseniz öncelikle buradan kayıt olmalısınız.( eposta ve şifre tanımlayarak hemen üye olabiliyorsunuz. )

2 - blogodulleri.com dan giriş yapıp eposta adresinizi onaylıyorsunuz.

3 - http://2009.blogodulleri.com/blog/berat-carsi adresinden bana oy veriyorsunuz..

öncelikle bana oy veren arkadaşlarıma sonra layık görülen tüm blog veya bloglara oy veren tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum. [...]
Canım Sıkkın :/
2 hafta önce kırılan gözlüğümü yeni cam takması için dün gözlükcüme vermiştim. bugün gittim gözlüğümü almaya baktım gözlük sağlam bişisi yok eve geldim gözlüğü başından çıkarıcam küt yamuldu gözlük :S allah tan kırılmadı yani.. sağolsunlar gözlüğün orta kısmındaki materyalleri gözlük camına tutturmak için deldikleri cama iyi yapıştıramamışlar.. o değil gözlüğün böyle olması değil gözlükcümün işyerime uzak ve bir o kadar engelli koşu bandını geçmek zorunda olmam çok canımı sıkıyor.. başa gelen çekilir yapacak bişey yok tabi :(

bi kaç gündür üzerimde kötü bi şans aldı başını gidiyor ama bakalım sonu nereye gidecek..

diğer bir taraftan hala açık öğrt. sınavlarımın sonuçlarını beklemekteyim.

bu arada yakın bir zamanda Bloğumdaki düzen ve yerleşime ilişkin radikal değişikliklere gitmeyi düşünüyorum :p [...]
ASP.Net Sem Göksu Açık Kaynak Kodlu Blog Sistemi
günden güne artan açık kaynak kodlu yazılımlara bir yenisi daha eklendi. üstelik asp.net tabanlı yazılmış bir sistem. Çoğunlukla PHP tabanlı ücretsiz yazılımlara alışkın olduğumuz internette asp.net açık kaynak yazılımlarıda yerini almaya başladı.

benimde bir bloğum olsun üstelik asp.net ile kodlanmış içerisinde tüm yeni teknolojileri barındıran bir yazılım olsun diyorsanız "Sem Göksu Blog Sistemi" tam size göre.

Sem abimiz düşünmüş taşınmış kendi yazdığı blog sistemini halka açmaya karar vermiş. bu takdire şayan paylaşımından dolayı kendisini kutluyorum.

7 Nisan da paylaşıma açılan bu açık kaynak kodlu blog sisteminin getirdiği özelliklerden kısaca bahsetmek gerekirse: [...]
İyilik Kimi Zaman Görecelidir!
insanları anlayamıyorum bazen. her zaman anladığım birini bir an geliyor anlamakta güçleniyorum. bu sık sık olmasada çoğu zaman oluyor hayatımda. insanlar bazen kendi çizgilerini aşabiliyor. çevresinde oluşacak tepkilere rağmen kendi bildiğini okuyor. okuyor... okuyor olmasınada acaba düşünüyormu yaptığının bir faydası olduğunu...

einteins amcanın teorisi "zaman göreceliliği" aslında pek şeyinde göreceliği olduğunu gösteriyor bize. mesela iyilik..bazıları kendilerine yapılan iyiliklerin farkına bile varmazlar..

iyilik ne şekilde yapılır?
kimisi birşeyleri yerine koyarak iyilik yapar...
kimisi hakedeni savunarak iyilik yapar...
kimisi ihtiyaç sahiplerine ihtiyaçlarını vererek iyilik yapar...

(bunlardan bazıları dinimizde zekat olarakda geçer ki o tamamen farklı bir konudur...)

iyilik yapan insan nısbeten biraz sevgi birazda önemsenmek ister abartılmayacak şekilde ve nazikce..
iyilik karşılıksız yapılır diyenleri duyar gibiyim.. hayır..buna katılmıyorum. hayatta herşey karşılık bekler.. sistem bunun üzerine kuruludur.. seven sevilmek istemez mi? çalışan para kazanmak istemez mi? saygı gösteren saygı görmek istemez mi? bunun gibi birçok örnek bulabilirim. ha şuda var ekmek parasına muhtaç birine ekmek alarak aç bir insanı doyurdunuz.. bundan karşılık beklenemez elbette.. onun karşılığı o insanın yüzündeki gülümsemedir.. sevgidir.. mutluluktur.. [...]
Blog Ödülleri Yarışmasında Bu Yıl Bende Varım :)
bu yıl ikincisi düzenlenen blog ödülleri yarışmasına bu yıl bende katıldım :). 21 Mart(doğum günüm)de başlayan bö!2009 kayıtları 7 Nisan da bitti. 10 Nisan a kadar yönetimin katılan blogları değerlendirip yarışmaya dahil olup olamayacağını karar verip bu kararını e-posta yoluyla katılımcılara gönderiyor.

dün bana gönderilen posta ile yarışmaya resmen dahil olduğumu öğrendim =). gelen postada şu yazıyordu:

"bö!2009 için Berat Çarşı blogunla yaptığın Kişisel Bloglar kategorisi başvurun onaylandı, seni şanslı. Artık bu mutlu haberi dünyaya duyurabilirsin. :)"
burdan yola çıkarak bende bu haberi müdavimlerimle paylaşmak istedim :)

mutluyuz, sevinçliyiz, heyecanlıyız...

herkesin bildiği gibi internet aleminde binlerce blog(günlük) bulunmakta. acizane bunlardan bir tanesi veya birkaç taneside bana ait. her birinin kendine özgü yazıları, yorumları, müdavimleri bulunmakta.. ve her biri binbir emekle hazırlanmış bloglar. en azından ben öyle düşünüyorum.. bu yarışma sayesinde kaliteli, özgün içerikli, faydalı ve ilgiyi hakeden blogların ortaya çıkacağını düşünüyorum. bu sebeble blog ödülleri yarışmasını düzenleyen ekibe bize verdikleri önemden ötürü teşekkür ediyorum.

sonuç itibariyle şu an blog ödülleri yarışmasının yarışmacısı konumundayım :P yarışmada hakeden kazansın diyorum. herkese başarılar diliyorum.. [...]
Sosyal Ağlar için Simge Setleri
kısa sürede hayatımıza giren sosyal ağların simge setleri ihtiyaç duyuyoruz bazen. örneğin sitemizden sosyal ağdaki profillerimize bağlantı verirken çok ihtiyacımız oluyor bu tür janjanlı servis simgelerine. bunun için size bi kaç tane site önereceğim. [...]
Neler Oldu Neler Oluyor
neredeyse 1 haftadır yazmıyordum. sebeb: açık öğretim sınavlarıma hazırlanıyordum :)

sonuç olarak bugün sınavlarıma girdim fena geçmedi. en azından geçer not alacağımı düşünüyorum.

yoğun bir haftayı geride bıraktık. Türkiye futbolda İspanya milli takımına yenildi. seçimin hararetli tartışmaları hala devam ediyor. Türkiye önemli bir kişiliği Muhsin Yazıcıoğlu'nu dramatik, bir o kadarda şüpheli bir olaylar vesvesesi içinde kaybediyor... mekanı cennet olsun!.. seni unutmayacağız!

nerdeyse 1 haftadır akşamları hiç bilgisayar açmadım. ders çalıştım, kitap okudum televizyona baktım. bu arada blog ödülleri yarışmasına katıldım. bakalım sonuç ne olacak. [...]
Buda Devletin Matematik Hesabı :)
buda devletin matematik hesabı :D [...]
İspanya 1 - 0 Türkiye (geçmiş olsun bize..)
televizyonun ntv kanalını zar zor çekdiği için bu önemli maçı siyah beyaz izlemek zorunda kaldım ne yazıkki:(.
iki tarafında kontrollü başladığı oyunda ilk yarıda Türkiye'mizin İspanya'ya oranla daha iyi bir performans gösterdiğini söyleyebilirim. böyle giderse maçı alırız diyordum. Ardanın kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyonda baya heyecanlandım.. ama bişiy çıkmadı pozisyondan. Millilerimiz gayet baskılı oynadı yanlız sanki motivasyon eksikliği yada yorgunluk var gibi geldi bana. maçın 2.yarısında yediğimiz golle iyice dağıldık zaten. paslaşamaz olduk. ispanyada çok iyi oynamadı aslında ama şans onlardan yanaydı.. bizde buna ne diyoruz nasip, kısmet :D [...]
Bir Yıl Daha Geçti Hayatımdan...
bir yıl daha geçti hayatımdan... koskocaman 665 gün geçti gitti.. bazı şeyleri kaybedince daha iyi anlıyor insan..
kaybettiğim 20 yılın değerini şimdi daha iyi anlıyorum..
boş geçirdiğim saatler dakikalar hatta saniyeleri bile arıyorum bazen...
bunun yanında dolu geçirdiğim saatler, dakikalar mutlu ediyor beni...
ne kadarda hızlı gelişiyor herşey...
teknolojiyi içimizde yaşıyorcasına hızlı yaşıyoruz hayatı...
bazen çocukluğum geliyor aklıma.. yaramazlıklarım geliyor.. gözlerim doluyor...
meğer en mutlu günlerimmiş o günler..
su gibi aktı, akıyor hayatım...
uçurtma uçurtmayı özledim...
topraktan ev yapmasını özledim...
kağıttan uçaklar yapıp fırlatmayı özledim...
yakartop oynamayı özledim...
dondurucu soğuklara karşı yaptığımız kartopu savaşlarını özledim...
misket oynamayı özledim..
evet.. ben çocukluğumu özledim.. gözümü açıp kapayıncaya kadar geçen o çocukluk yıllarımı özledim.. dünyadan habersiz, dertsiz, tasasız çocukluğumu özledim...

Neyse bunları geçtik. gelelim bugünkü dolu dolu geçirdiğim saatlere :) [...]
Değişim Zamanı
bugün farklı bir gündü. bu sabah ajans'da bugüne kadar yapmadığımız bir şekilde değişim için konuştuk. peki neydi bu değişim? ajans içinde yaşanan irili ufaklı sıkıntıların giderilip, iş akışının düzenlenip gerekli yasal düzenlemelerin yürürlüğe konması içindi bugün kü toplantımız.konusuda ilginçtir: değişim için ajansın ve çalışanların yapması gerekenler..

aldığı işler olsun ürettiği işler olsun potansiyelini büyüten krizin parlak ajanslarından birisi olan ajansımız için bu değişime neden ihtiyaç duyduk?

çünkü daha iyisini yapabiliriz,
çünkü daha verimli çalışabiliriz,
çünkü daha çok kazanabiliriz,
çünkü biz genciz, yetenekliyiz, güçlüyüz, heyacanlıyız... [...]
www.beratcarsi.com

#
4 Gb Gaz Kapasiteli USB Çakmak !?
Gönderildi: Sat, 18 Apr 2009 12:52:14 PDT
Bugünki iki adet vize sınavının ardından bütün vize sınavlarını bitirmenin rahatlığıyla eve geldim. Yemekten sonra sıkıntıdan patlayacağımı düşünürken aklıma birşeyler geldi. Zippo görünümlü...


#
İş Dünyasında İnovasyon
Gönderildi: Sat, 11 Apr 2009 02:43:27 PDT
Dün EMYO’da yapılan ve Türk Telekom Ereğli İlçe Müdürü Sn. Hızır Doğru’nun anlatımcı olarak bulunduğu seminere katıldım. Gerçekten insan bu seminerde uygulananları uygulamaya...
#
İşletme Yönetimi
Gönderildi: Thu, 09 Apr 2009 04:43:40 PDT
03.04.2009 tarihine kadar işlenmiş olan İşletme Yönetimi dersine ait ders notlarını ekte sunuyorum. Ders notları için Orhan Burak Uslu’ya teşekkür ederim.
#
PIC: E2PROM Uygulaması
Gönderildi: Wed, 08 Apr 2009 15:26:39 PDT
Bu örnekte, PIC16F877?nin A.0 bacağına bağlı butona her basıldığında PORTD’ye bağlı LCD’de butona kaç kez basıldığı yazılacak. Ancak PIC’in enerjisi kesilip tekrar enerji...
#
PIC: PWM Uygulaması
Gönderildi: Wed, 08 Apr 2009 14:36:27 PDT
Mikrodenetleyicilerde PWM uygulaması ile ilgili basit ve anlaşılır bir örnek anlatmak istiyorum. Önce anlatımı yapıp en aşağıda ise kodlarını yazacağım. Örnekte PIC16F877 mikrodenetleyicisinin...
#
Goinger Reklamlarını Kaldırdım
Gönderildi: Tue, 17 Mar 2009 05:30:41 PDT
Uzun zamandır blogumda kullandığım goinger.com reklamlarını kaldırdım. Çünkü hem reklam kazancı çok düşük hemde blogda gezinti süresi ve ziyaret edilen sayfa sayısı farkedilir derecede azalmaya...
#
Gelişen Haberleşme Sunumları
Gönderildi: Mon, 16 Mar 2009 15:37:29 PDT
2007 - 2008 öğretim yılı ikinci dönenimde Gelişen Haberleşme Teknolojileri dersinde yapılan sunumları indirebilirsiniz. Dosyanın içeriğindeki sunum konuları: GPRS, GSM, GSM Mimarisi, GSM Şebeke...
#
Mikrodenetleyici Örnekleri
Gönderildi: Tue, 10 Mar 2009 12:15:56 PDT
Dosya eklemelerine devam ediyorum vakit buldukça. Ereğli Meslek Yüksekokulu Elektronik Haberleşme Bölümü Öğretim Görevlisi Uğur Özbek Hoca’nın 2008-2009 öğretim yılı 2. döneminden bugüne...
#
İşletme Yönetimi
Gönderildi: Thu, 26 Feb 2009 20:33:54 PST
Ders içeriği: İşletme ve Yönetimin Temel Kavramları, Amaçları ve Çevre ile İlişkileri, Temel kavramlar, İşletmenin amaçları, Ekonomik yapı içindeki yeri, Yönetici ve girişimci arasındaki fark;...
#
R/F Tekniği
Gönderildi: Thu, 26 Feb 2009 20:29:46 PST
Ders içeriği: Pasif filtreler , mixerler, osilatörler, modülatörler.
#
Telefon İletişim ve Anahtarlama Sistemleri
Gönderildi: Thu, 26 Feb 2009 20:24:44 PST
Ders İçeriği: Telefon ve santralin tarihçesi, temel kavramlar (Tip-ring hattı, on hook/off hook, ses ve telefon seti özellikleri) Telefon Makinası çeşitleri, DP ve DTMF Telefon Setinin Parçaları...
#
Bilişim Ağları ve Veri İletişimi
Gönderildi: Thu, 26 Feb 2009 20:19:01 PST
Ders amaçları: Veri iletişim tekniklerindeki ilkeleri kavrayabilme, Veri iletişiminde kurulan iletişim ortamlarını ve iletişim modlarını tanıyabilme, Bilgi iletişim hızı ile kanal band genişliği...
#
Antenler ve Mikrodalga Teknolojisi
Gönderildi: Thu, 26 Feb 2009 20:11:13 PST
Ders İçeriği: İletim Ortamları ile ilgili kavramlar (Zayıflama , distorsiyon, dispersiyon,interference, crosstalk, gürültü), Kılavuzlu (Telli-kablolu) İletim Ortamları (Açık kablo ,burgulu (UTP)...
#
Gelişen Haberleşme Teknolojileri
Gönderildi: Thu, 26 Feb 2009 20:03:17 PST
Ders içeriği: Fax Cihazının Temel Çalışma Prensipleri,Fax alma, gönderme,Fax yapısı, ISDN (Integrated services digital network) Sistemler ,xDSL Sistemler (Dijital Abone Hattı); HDSL(High-datarate...
#
Pirinç ve Mermer ile LCD Mod
Gönderildi: Sat, 21 Feb 2009 07:59:20 PST
Düşünsenize, 22? LCD monitörünüz var ve görünümünden sıkıldınız ve değişik bir şeyler yapmak istediniz. Ama öyle böyle değil, modifikasyonun tanımını değiştirecek bir şey Şuradaki elemanın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder