3 Mayıs 2009 Pazar

Zalim PEDRO

PEDRO Zalim (Burgos 1334 - Montiel 1369), Castilla ve Leon kralı (1350-1369). Alfonso XI ile Portekizli Maria'nın oğlu. önce Blanca de Borbon ile evlendi (1335). Avila ve Salamanca başpiskoposlarına bu evliliği geçersiz ilân ettirdikten sonra, Juana de Castro ile evlendi (1354). Çok geçmeden onu da bıraktı. 1362 Baharında, Sevilla meclisine 1352'den beri metresi olan Maria de Padilla (öl. 1361) ile gizlice evlendiğini bildirdi ve ondan olan çocuklarını tanıdı: Alfonso (1359-1362), Beatriz, Cons-tanza ve Isabel tahta vâris oldular. Hükümdarlığı, Castilla tarihinin en ilgi çekici dönemlerinden biri sayılır. Siyasî-as-kerî tarih bakımından bu yılların en büyük meselesi, Castilla'nın Yüzyıl savaşları sırasında Fransa ve ingiltere ile ittifak yapmasıdır. Bu görünüşün arkasında saklanan gerçek, Pedro'nun iktisadî alanda kazandığı zaferdir. Sanayinin ve ticaretin tarımdan üstün olduğunu^ anladı, bu alanlara yönelmek üzere program yaptı. Toplumsal alanda, Castilla'da derebeylik devrine son vermeyi öngördü. Yaptığı program, Katolik Krallar tarafından ancak yüz elli yıl sonra yarım yamalak gerçekleştirilebildi. Soylu sınıfı iktisadî iktidarı elde tuttu, fakat siyasî tekelini kaybetti. Castilla'nın, yalnız hayvancılığa ve tarıma dayanan iktisadî yapısı değişmedi.

Babası Alfonso XI'in ölümünden (27 mart 1350) sonra tahta çıkan Pedro, karahumma salgınının iktisadî ve toplumsal sonuçlarıyle mücadele etmek zorunda kaldı: üretimin düşmesi, fiyatların ve ücretlerin artışı, yollarda baş gösteren güvensizlik v.b. Bu yüzden 1351'de Valladolid meclisini topladı, fiyatları ve ücretleri tespit etti. Çalışma zorunluğunu ilân etti, eşkıyalığa karşı savaşabilmek için kanunlar çıkardı, soyluların isteklerini sınırlamak istedi, krallığın maliyesini yeniden teşkilâtlandırmak üzere bir vergi talimatı çıkardı, bu göstergede belediyelerin kazançlarını ve ödemelerini ayrıntılı biçimde dökerek, onları vergiye bağladı. Böylece birçok soylunun imtiyazları ortadan kalktı ve soylular hukuk dışı gelirlerden yoksun kaldılar.

Bu tedbirler, iktisadî nitelikte olmakla beraber, açık bir siyasî tutumu da dile getiriyordu: artık kral her şeye hâkim demekti. Bu bakımdan Valladolid meclisiyle İngiltere'deki işçilerin statüsü (1350), kara-hummadan sonra Aragon kralı Pedro (Aut-' las Malavi) IV tarafından konan Aragon kanunlanyle şubat 1351'de çıkan fransız kanunları arasında bağıntı kurmak gerekir. Karahummanın yol açtığı kötü durumdan önce krallar, tüm krallık kadrosu adına kanunlar çıkarır, muafiyeti olan senyörleri hesaba kalmazlardı. Alfonso XI'e boyun eğen castilla soyluları Pedro I'in hükümdarlığının başlarında siyasî ve iktisadî durumlarını düzeltmek istediler. Ancak toplumsal baskı grubu olarak hareket etmek için gerekli birlikten yoksundular. Kendi adına hareket eden bir iki senyör dışında, kimse kralı etkileyemedi. Castilla'nın dış siyaseti konusunda aralarında hemen anlaşmazlık başgösterdi. Juan Alfonso de Albu-querque ile kralın yeğeni Fernando de Aragon, İngilizlerle anlaşmaktan yanaydılar; Enrique, Tello ve Fadrique de Trastamara (Pedro'nun kardeşleri) Fransa'ya yaklaşıyorlardı, ama kral senyörler yönetimine karşı çıkarak, kendi hâkimiyetini kurmak isteyince, hepsi birleşti. Yenik düşen senyörler (1353), ya krala tabi oldular ya da ülkeyi terk ettiler. Kral, yönetim kadrosuna burjuvaları ve hukukçuları getirtti. Ama soylular ümitlerini kesmemişlerdi, başkaldırmak için fırsat kolluyorlardı. Bu fırsat 1356 Aragon-Castilla savaşında ortaya çıktı. Savaş, siyasî (yarımadada hegemonya kurmak için mücadele) ve iktisadî (Ceneviz rekabetiyle karşılaşan Aragon ticaretinin savunulması) sebepler yüzünden patlak verdi. Askerî yönden Castilla'nın üstünlüğü eziciydi. Ancak Aragon kralı Pedro IV-ün diplomatik ustalığıyle durum değişti. 1353'te soyluların yenilgisinden sonra, Fransa'ya sığınan Enrique de Trastamara, Aragon kralı tarafından ücretli askerlerden meydana gelen ordusuyle birlikte kiralandı, böylece Önemli askerî takviye sağlandı. Ayrıca, Castilla'nın içişleri de hayli karışıktı: çünkü soylular yaşlı krala karşı gelme eğilimindeydiler. Dış tehlike ve içteki kararsızlık Zalim Pedro'yu zıvanadan çıkardı. Sonunda castilla soylularına karşı kanlı bir zulüm hareketine girişti ve kendisine bağlı kalan son dostlarının desteğini de kaybetti. Enrique, Pedro I gibi duygularına kapılmadı, durumdan yararlanmayı bildi. Kendini Castilla kralı ilân ettirdi, fransız soylularının desteğini sağladı (1366). Fransız soyluları bu işte çıkar görüyorlar, bölgelerinde bulunan ve kolayca eşkıya çetelerine dönüşen ücretli askerlerden kurtulmak, ingiltere'ye karşı tekrar savaşa başlamak için denizde Castilla'nın desteğini sağlamak istiyorlardı. Enrique, ayrıca, Granada'daki vergi ödeyen, maliyecilik, idarecilik ve tüccarlık yapan müslüman-larla yahudilerin Pedro I'e destek olmalarından faydalanarak, iktidar kavgasını kutsal savaşa dönüştürmeyi başardı. Böylece Fransa ücretli askerlerini verecek, Aragon papası ile Enrique'in kendisine Murcia'yı verme vaadine güvenen Aragon kralı da tasarının malî yönünü yükleneceklerdi. Pedro I, tehlikeyi karşılayabilmek için ingilizlerle Navaralılara başvurmak zorunda kaldı. Ancak bunların istediği karşılık (birine Vizcaya, ötekine de G'uipuzcoa verilecekti), gücünü bu ticaret bölgelerinden alan krala fazla ağır geldi. Müttefikleri tarafından terk edilen Pedro I, 1369'da Montiel'de öldürüldü ve Castilla'nın iktisadî ve toplumsal yapısını temelden değiştirmeğe kalkışan ilk kişi böylece göçmüş oldu. (M)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder